Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Cihadın Fazileti

Cihadın Fazileti



Cihadın Fazileti:


Allah, kendi yolunda cihad
etmeyi emrediyor. Bu yolda canlarıyla ve mallarıyla çalışanları övüyor.[1]
Allah yolunda mücâdele eden mücâhidelerin dereceleri, evlerinde oturanlardan
daha yücedir.[2]
Peygamberlerle beraber Allah yolunda yılmadan, gevşemeden mücâdele eden sabırlı
Rabbânîleri sever.[3]
Allah yolunda cihad edenler ?şehid' olabilirler ama onlar ölmezler, Allah
katında diridirler.[4]

Peygamberimiz (sas.) sayısız
hadislerinde cihad etmenin, Allah yolunda çaba harcamanın çok sevap olduğunu
haber vermektedir:
?Allah yolunda cihad ediniz.
Çünkü Allah yolundaki cihad, Cennet kapılarından bir kapıdır ki, Allah (cc) onun
sebebiyle (mücahidi) hüzün ve kederden korur.?[5]

Ebu Sa'id (ra) anlatıyor;
Rasûlüllah (sav)'a bir gün şöyle sordular:
?- Ey Allah'ın Rasûlü!
Insanların en faziletlisi kimdir?? Şu cevabı verdi:
?- Allah yolunda malıyla,
canıyla cihad eden mü'min kişi.?
?- Sonra kim?? diye tekrar
soruldu. Bu sefer;
?- Issız köşelerden bir
tenhaya Allah korkusuyla çekilip, insanları kendi kötülüklerinden koruyan
kimsedir? şeklinde cevap verdi.[6]

?Kim ki cihad etmeden veya
cihad etme arzusunu duymadan ölürse münafıklar gibi ölmüş olur.?[7]
Allah yolunda cihad edenler
?şehid' olurlar ve onlar ölmezler, Allah katında diridirler.[8]
Dinimizin müslümanlara farz
kıldığı cihadın fazileti ve bu emri yerine getirenlerin Allah katında
ulaşacakları yücelikler Kur'an-ı Kerim'de şöyle haber verilmektedir:
"Allah Teâlâ, Cennet'e
karşılık müminlerin canlarını ve mallarını satın aldı. Onlar Allah yolunda
savaşırlar. Savaş meydanında şehît ve gazi olurlar. Allah'ın bu öyle bir vâdidir
ki, Tevrat'ta da, İncil'de de, Kur'an'da da sabittir. Kim Allah'tan daha çok
vadini yerine getirir? Yaptığınız bu hayırlı alış verişten dolayı sevinin. İşte
büyük kurtuluş budur." (et-Tevbe: 9/111)
"Ey mü'minler! Sizi çetin
bir azabdan kurtaracak bir ticaret yolu göstereyim mi? O da şudur: Allah'a ve
Rasûlüne iman eder ve Allah yolunda mallarınızla, canlarınızla savaşırsınız. Bir
bilseniz bu iş sizin için ne kadar hayırlıdır. Bu takdirde Allah sizin
günahlarınızı mağfiret eder, altlarından ırmaklar akan cennetlere ve Adn
Cennetlerindeki hoş konutlara koyar. İşte büyük kurtuluş budur." (es-Saf:
6/10-12).
Cihadın fazileti hakkında Hz.
Peygamber (s.a.s.) de şöyle buyurur:
"Rasûlullah'a:
"-hangi iş daha hayırlıdır?"
diye soruldu.
"Allah'a ve Peygamberine
iman etmektir." dedi.
"-Sonra hangisi faziletlidir,
denildi:
?Allah yolunda cihaddır"
cevabım verdi sonra
"hangisidir?" sorusuna karşı
da:
"-Makbûl olan hac'dır,"
buyurdu."[9]

Abdullah b. Mes'ud şöyle
anlatıyor: "Rasûlullah'a:
-Yâ Rasûlallah, Allah katında
hangi iş daha sevimlidir? diye sordum.
??Vaktinde kılınan
namazdır?, dedi.
-Sonra hangisidir? dedim.

?-Anne ve babana iyilik
etmendir?, buyurdu.
Sonra hangisidir? sorusuna da:

?-Allah yolunda cihaddır?,
cevabını verdi."[10]

Ebû Zerr (r.a.)'den
şöyle rivayet edilmiştir:
"-Ya Rasûlallah,
hangi amel daha faziletlidir?" dedim.
"Allah'a
iman etmek ve onun yolunda savaşmaktır." buyurdu.[11]

Bir adam
Peygamberimiz (s.a.s.)'e geldi ve:
"-İnsanların
hangisi efdaldir?" diye sordu. Rasûlullah:
"-Allah
yolunda malı ve canı ile cihad eden mümin kişidir."
buyurdu.[12]

Elde silâh, din ve İslâm diyarı uğrunda
hudut boylarında nöbet beklemenin asil bir görev olduğunu ve bunun Allah
Teâlâ'yı ziyadesiyle memnun ettiğini bildiren Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle
buyurmuştur:
"Hudut ve İslâm diyarının
muhafazası için bir gün, bir gece nöbet beklemek, bir ay (nafile olarak) gündüz
oruç tutup gece namaz kılmaktan daha hayırlıdır."[13]

"İki çeşit gözü, Cehennem
ateşi yakmaz: Biri Allah korkusundan ağlayan göz; diğeri Allah yolunda nöbet
beklerken uyumayan göz."[14]









[1]
Enfâl: 8/72; Tevbe: 9/41.




[2]
Nisâ: 4/95.




[3]
Âl-i İmrân: 3/146.




[4]
Bakara: 2/154; Âl-i İmrân: 3/169.




[5]
A. bin Hanbel, 5/214.




[6]
Müslim, İmâre 122, 123, 127, Hadis no: 1888, 3/1503; Ebu Davud, Cihad 5,
Hadis no: 2485, 3/5; Ibni Mace, Fiten 3, Hadis no: 3978, 2/1316; Buharí,
Cihad 2; Nesâí, Zekât74, 5/62; Tirmizí, F. Cihad.




[7]
Müslim, İmare 158, Hadis no: 1910, 3/1517; Ebu Davud, Cihad 18, Hadis no:
2502, 3/10; Nesâí, Cihad2, 6/7.





[8]
Bakara: 2/154; Âli İmran: 3/169; Hüseyin K. Ece, İslam'ın Temel Kavramları,
Beyan Yayınları: 114-115. Ahmet Kalkan, İslam Akaidi: 336-337. Ahmet Kalkan,
Kur'an Kavramları.



[9]
Buhâri, İman: 18.



[10]
Buhârî, Cihad: 1.



[11]
Riyâzü's-Sâlihîn: 2/531.



[12]
Buhârî, Cihad. 2.



[13]
Müslim, İmâre: 163; Tirmizî, Cihad: 2.



[14]
Tirmizî, Fezâilü'l-Cihad: 12. Şamil İslam Ansiklopedisi: 1/310.