Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
Çokluk, Çoğunluk
Çokluk
Çokluk, Çoğunluk:
İnsanların çoğunun bilmediğini, şükretmediğini,
akletmediğini, akıllarını kullanmadığını, yoldan çıkmışlığını, günah ve haram
peşinde koştuklarını, insanların mallarını haksız yere yediklerini, çokluğu ve
çoğunluğu ile şişindiğini, bu yüzden mallarının ve evlâtlarının çokluğu ile
övündüklerini, daha çok ve daha zengin oldukları halde, kendilerinden önce nice
toplulukların yok edildiğini, bütün bunlardan ders almayan insanların yine pek
çoğunun yoldan çıktığını, âyetler sıralanamayacak kadar çoklukta ve ısrarla söz
etmektedir. Çokluğun ancak Allah'ı zikirde, şükretmede, zikretmede, kulluk
etmede işe yarayan bir şey olduğu da yine Kur'an'da üzerinde durulan gerçek
olarak belirtilmektedir. "Onların (insanların) çoğu zandan başka bir şeye
uymaz. Şüphesiz zan, haktan/gerçekten hiçbir şey ifâde etmez." (10/Yûnus,
36). Evet, gerçekten/haktan bir şeyin ifâdesi bulunmayan zanna uyanlar ister
çoğunluk, ister azınlık olsun, haktan bir şeyin ifâdesi olmayana uyduklarına
göre akletmiyorlar demektir. Gerek çokluğun, gerek çoğunluğun, gerekse
çoğulculuğun temelinde kendini bile bilmeyen insan ve onun zanna uyan aklı
yatmaktadır.
Çokluğu da, çoğunluğu da, çoğulculuğu da
demokrasi bütününe güvenmemesi için yaşamının sağlamasını yapmakla varacağı
nokta insana, kendinin farkına varmasına yardımcı olacaktır. Teslim olmadan
yapamadığı görülen insanın, teslim olmaması değil; kime ve neye teslim olacağı
ile ilgili tercihleri söz konusudur. ?İnsan kendi hevâsına mı, başkalarının
(çoğunluğun) hevâsına mı, yoksa Allah'a mı teslim olmalıdır?? sorusuna verilecek
isâbetli cevap insanın önünü açacaktır. Açılan ufku insanın bütünü görmesini,
kendinin farkına varmasını sağlayacaktır. Önü açılan insanın görebildiği bütün
karşısında yapacağı seçim, elbette daha isâbetli olacaktır. Hayat, ona hayat
verene teslim olmakla anlamlanacaktır. Teslim olamadan yapamayan insan, en
güvenilire teslim olmakla ancak tatmin olabilir. (10)