Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
İrtidatın Başlaması
İrtidatın Başlaması
İrtidatın
Başlaması:
Hz. Peygamber'in vefatından
sonra, Hz. Ebû Bekir'in halîfeliğinin ilk günlerinde dinden dönme olayları
görüldü. Ebû Bekr (r.a.)'in onlara savaş açarak kararlı tutumuyla İslâm'ın
bütünlüğü korunmuş oldu. Ebû Hureyre'den şöyle dediği nakledilmiştir: Resulullah
vefat edip de ondan sonra Ebû Bekir halife seçildiği ve Araplardan bazıları
dinden döndüğü zaman Hz. Ömer, Ebû Bekir'e şöyle dedi:
"Allah Resulu; "İnsanlar,
'Allah'tan başka ilâh yoktur' deyinceye kadar onlarla savaşmakla emrolundum.
Kim, 'Allah'tan başka ilâh yoktur' derse, malını ve canını benden korumuş olur.
Ancak İslâm'ın hakkı müstesnâdır. Onun asıl hesabı ise Allah'a kalmıştır"
buyurduğu halde, nasıl olur da sen insanlarla savaşırsın?" Ebû Bekir
şöyle cevap verdi:
"Allah'a yemin ederim ki
namazla zekâtın arasını ayıranlarla mutlaka savaşacağım. Çünkü zekât malî bir
haktır. Allah'a yemin ederim ki, Resulullah'a vermiş oldukları bir deve yularını
bile bana vermezlerse, onlarla savaşırım" dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer şöyle
dedi:
"Allah'a yemin olsun ki, Azîz
ve Celîl olan Allah Ebû Bekir'in gönlünü savaş için genişletmiş ve yine anladım
ki, onun görüşü doğrudur"[1]
Hz. Ebû Bekir'in zekât
vermeyenlerle savaşa karar vermesinin delili, Hz. Peygamber'in şu uygulamasıdır.
Allah Resulu, Eşca' kabilesinden birisinin zekâtını alması için bir memur
göndermiş, vermeyince, ikinci defa göndermiş, üçüncüde yine vermezse boynunu
vurmasını söylemiştir.[2]
Diğer yandan, namaz kılmayanlarla harp edileceğine dair sahâbenin icmâ'ı vardır.
Ebû Bekir burada zekâtı, namaza kıyas etmiştir.[3]
Hattâbî'ye göre, bu dönemde
dinden dönenler iki sınıftır:
[1]
Ebû Dâvud, Zekât, l.
[2]
Kâmil Miras, Tecrid-i Sarih Tercümesi, Ankara 1984, V/21.
[3]
Sünen-i Ebû Dâvud Terceme ve Şerhi, N. Yeniel - H. Kayapınar - N. Akdeniz,
İstanbul 1988, VI/93.