Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Gizli İrtidâd.

Gizli İrtidâd



Gizli İrtidâd


İçinde bulunduğumuz toplumun
önemli bir kesiminin, itikad ve fikir bakımından halleri, gizli irtidâd
vak'asına uymaktadır. Bu kalabalıkları, bundan başka hiçbir kalıba oturtmak
mümkün olmamaktadır.
Tanzimat denilen kökü imanın
dejenere olması psikolojisiyle başlayan Meşrûtiyet ve Cumhuriyet dönemleriyle
gelişen kâfirlere özenme ve her konuda onlara benzeme, batılaşma şeklindeki
hâlet-i rûhiye ve bu ruh halinin sonucunda, akîde, düşünce ve sosyal yaşantıda
meydana gelen değişim, öyle bir insan türü oluşturdu ki, bu insan türü,
mukaddesat cümlesinden bazı şeyleri "bu benim aklıma ve çağdaş anlayışa
uymuyor..." diyerek kolayca reddedebilecek, inanç bakımından zararlı olan birçok
şeyi de rahatlıkla isteyerek benimseyip bir kurtuluş düsturu gibi sarılabilecek
hale düşmüştür.
Batılılaşma adı altında gelişen
bâtıllaşma ve değişim, diğer adıyla yabancılaşma çığırında gelinen bugünkü
nokta, tam anlamıyla bir gizli irtidâd olgusunu sergilemektedir. Hem resmî, hem
de özel ve sivil planda İslâmiyet'in dışlanması demek olan bu hal, gizli irtidâd
hükmünden başka hiçbir şeyle izah edilemez. Çünkü bu toplum, bir zamanlar
İslâmiyet'i -tam ve mükemmel olmasa da- esası itibarıyla benimsemiş bir
toplumdu.
Ama sonra onu çağın gerisinde
kabul ederek kendine göre çağdaş normlar edinmek gibi bâtıl bir yola saptı, daha
doğrusu saptırıldı. İşte bu kültür ve bu anlayışla oluşan bir toplumun içinde
fikrî ve itikadî alanda, tevhid ölçüsünde ve çizgisine göre birçok sapmaların
olması ve ne idüğü belirsiz, melez, şahsiyetsiz/kimliksiz insanlardan oluşan bir
toplumun ortaya çıkması kaçınılmazdır,
İlk dönemde kendini gösteren
irtidâd olayları ile son dönemlerde gizli ve itikadî esaslarda da meydana gelen
gelen irtidâd hallerinde, temelde yatan etkenler ve reddetmenin dışa vuruş
şekilleri bakımından ortak nitelikler ve benzerlikler vardır. Meselâ, kendini
mü'min saydığı halde, zekât diye bir görev tanımayan zenginler, (Hz. Ebû
Bekir'in konumundaki) yetkili mercîler tarafından tahsil edilecek olsa
vermeyecek durumda mü'min olduğunu iddiâ eden zenginler... "Fâizi bankalar
kendi rızâsıyla veriyor veya biz kendi isteğimizle ödüyoruz..." diyerek böyle
dinî bir haramı kabul etmeyen ve bu fâizi meşrû sayan şahıs ve kurumlar...
("Alan râzı, veren râzı, bu haram olan zorla ırza geçme değildir ki, zinâ olsun"
deyip kerhâneleri savunanlar, devlet eliyle işletilen kumarı, meselâ milli
piyangoyu, altılıyı, sayısalı, totoyu... haram kabul etmeyip meşrû gören,
önceden de müslüman olduğu bilinen kişiler...)
Yine meselâ, icabında oruç
tutan, kurban kesen, Cuma namazı kılan, fakat beş vakit namaz diye bir görevi
yerine getirmeyip böyle bir yükümlülüğü de âdeta kabul etmez bir tavır içinde
olan kalabalıklar... Ve daha yaygın bir hastalık olarak, laik ve şeriatsız bir
dindarlığa güya taraftar olanlar... (Lâ'sı olmayan, ilâh kavramına girecek
çağdaş bâtıl zihniyet ve putlardan hemen reddedecek hemen hiçbir şeyi olmayan,
tâğuta karşı çıkmayan, bâtılı reddetmeyen insanlar... "Biz de bir zamanlar bu
yollardan geçtik, bunlar boş şeyler, çağın gereklerine, yaşanılan gerçeklere,
konjönktüre uymuyor" deyip cihada, İslâmî tavırlara karşı çıkan bukalemun gibi
her renge giren veya renksizleşenler...)
Bütün bunlar "ridde" ve "irtidâd"
ölçüsünden başka hangi kalıba oturtulabilir? Yine bu tür düşünce sahipleri,
belki de mü'min bir âileden gelmektedir ya da gençliklerinde tam müslümandılar.
Dinden dönme olayının bireysel ve toplumsal düzeyde vuku bulduğunu biliyoruz. Bu
durumu, müfessir Hamdi Yazır merhum da şöyle belirtiyor: "Demek oluyor ki, bu
gibi televvünât (yani itikadî bakımdan değişik renklilikler göstermek) sadece
efrâd (fertler) hakkında değil; cemaatler hakkında da sebeb-i felâkettir. Binâen
aleyh, bir zamanlar İslâm dinine hizmet etmiş olup da bilâhere kâh küfür ve kâh
iman, şuraya buraya bocalayarak sonunda küffâra istihâle etmiş (dönüşmüş,
yabancılaşmış) olanların halâs ve selâmet bulmalarında asla ihtimal olmadığı da
anlaşılmış oluyor." (Hak Dini Kur'an Dili, Eser Y. c. 3, s. 1499)
Yani bu (mürted) toplumlar
iflâh olmazlar. Felâh, refah ve terakkî gibi zâhirî bakımdan iyi gibi görünen
hallere rağmen, bunun gerçek bir saâdet ve iyileşme olmadığı şüphesizdir. Asıl
kurtuluş, toplumların benlik ve şahsiyetlerini bulmasıdır. Bu da ancak
İslâmiyet'le mümkündür. İslâm'ın dışında herhangi bir mercîye ve düzene yöneliş,
durum ve derecesine göre küfür, şirk, nifak ya da irtidâd hallerinden biriyle
nitelenip hükme bağlanabilir.[1]








[1]
Ekrem Sağıroğlu, Kur'an'da İnsan ve Toplum, s. 213-216.

İRTİDÂD.. İrtidâd; Anlam ve Mâhiyeti
Geniş Anlamda İrtidâd ya da Riddet Nedir
İrtidâd, Neden Küfrün En Az Rastlanan Türüdür.
Kur'ân-ı Kerim Mürtedler Hakkında Ne Diyor
İrtidâd, Aynı Zamanda Bir İslam Hukuku Konusudur.
Mürtedin Kişiliği
Mürted.
İrtidat Sebepleri
Fıkhî İctihadlara Göre Mürtedin Cezası
Mürtedin Öldürülmesinin Hikmeti
İrtidatın Başlaması
1) Dinden Tamamen Dönenler
2) Namazla Zekâtı Birbirinden Ayıranlar
Ridde Savaşları
Halid bin Velid'in Tuleyha Meselesini Çözümlemesi
Benû Âmir, Havâzin ve Suleymlilerin İrtidâdı
Kur'ân-ı Kerim'de İrtidâd Kavramı
Bir Tefsirden İktibas.
Hadis-i Şeriflerde İrtidât Kavramı
Mürtede Verilecek Dünyevî Cezânın Tahlili
İrtidadın Dünyevî Cezası Yoktur Diyenlerin Delilleri
Gizli İrtidâd.
Şirkin Çağdaş Yansımaları; Özendirilen ve Dayatılan Mürtedlik.
Güncel Câhilî Eğitimde Şirk
İttibâ Şirki
Mürtedliğe Giden Yollar Mürtedliğe Yol Açan Sebepler
Bir Müslümanı Mürted Yapan Tavırlar
Elfâz-ı Küfür
Çevrede Çokça Duyulan Elfâz-ı Küfürden Bazıları (Söyleyeni Şirke Düşürmesinden  Korkulan, Müslümanları Mürted Yapmasından Endişe Edilen Çirkin Sözler) 1) Allah'la İlgil
2) Dinle İlgili
3) Cennet, Melek ve Kaderle İlgili
Ef'âl-i Küfür
1) Puta Tapmak
2) Mushafı Pisliğe Atmak Gibi Saygısızca Davranmak
3) Gayr-i Müslimlerin Tapınaklarına İbâdet Kasdıyla Gitmek
4) İbâdet Kasdıyla Herhangi Bir Şahsa Secde Etmek
5) Ölülerden Duâ Ederek Bir Şey İstemek, Kabirleri Tapınak Yapmak
6) Haç Takınmak
7) Ğıyar ve Zünnâr
8) Mecûsî ve Yahûdi Şapkası
9) Sihir
Müşrik ve Mürtedlerle Mücâdele.
Şirk, Küfür ve İrtidaddan Korunma Yolları
İrtidâd, İrticâ/Gericilik Demektir; Mürted de Mürtecî/Gerici
Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar